600 Milyonluk 'Yeşil Reçete' vurgununun perde arkası!

Geçtiğimiz günlerde İzmir’de gerçekleştirilen ‘Yeşil Reçete’ operasyonu, gündemdeki sıcaklığını korurken, yeşil reçeteli ilaçları usulsüz şekilde sattıkları iddiasıyla gözaltına alınan, aralarında doktor ve eczacıların da bulunduğu 26 kişinin 600 milyon TL para trafiğini yönettiği ileri sürülmüştü. Peki bu ilaçlar heyet raporu olmadan temin etmek bu kadar kolay mı? Konu ile ilgili İstanbul Eczacı Odası Başkanı Şeker Pınar Özcan ve Dr. Fikret İnal, Ekran Habere özel açıklamalarda bulundu.

İzmir'de, 12 Ekim'de il jandarma komutanlığının düzenlediği operasyonda, yeşil reçeteli ilaçları usulsüz sattıkları iddiasıyla aralarında doktor ve eczacıların da olduğu 26 kişi gözaltına alındı. Buca, Balçova, Karşıyaka, Karabağlar, Konak, Güzelbahçe, Narlıdere ve Urla olmak üzere toplam 8 ilçede tespit edilen adreslere eş zamanlı yapılan operasyonlarda 808 pregabalin etken maddesi ilaç, 7 bin 78 reçete, 2 bin 42 kimlik fotokopisi, 1 para sayma makinesi, çok sayıda dijital materyal ve belge ele geçirilmişti. Jandarma tarafından ifadesi alınan şüphelilerin yeşil reçeteyle alınabilen ilaçları, uyuşturucu kullanan kişilere sattıkları tespit edilmişti.

600 MİLYON TL DEĞERİNDE

Ekran Haberden Başak Bilgin’in haberine göre, 2 doktor, 6 eczacı, 3 eczane çalışanı, 1 doktor eşi ve 3 uyuşturucu satıcısının yaklaşık 5 yıldır bu işi yaptıklarının tespit edilmişti. Bu süreçte şüphelilerin yaklaşık 600 milyon TL para trafiğini yönettiği iddia edildi. Peki bu ilaçları temin etmek bu kadar kolay mı? Konuyu uzmanlarına sorduk.

Eczacılar Odası Başkanı Şeker Pınar Özcan

“BİZİMDE ELİMİZE BU TARZ BİR REÇETE GELDİĞİNDE BİZ DE ŞÜPHEYLE YAKŞALIYORUZ’’

"Sahte reçetelerle gerçekten hasta olmayan kişilerin ya da başka insanların kimlik bilgilerinin kullanılarak yeşil reçeteli ilaçların onların adına reçetelendirilmesi ve bunların eczanelerden temini konusunda bir düzen bir çete oluşturmuşlar. Sağlık Bakanlığı konuyla ilgili yaptırımları zaten uygulayacaktır. Bunun zaten çete oluşturmakla alakalı hukuki ve cezai boyutu var. İşin en kötü yanı burada sağlık mesleği mensuplarının bu işin içerisinde olmuş olması. Şimdiden kimseyi yargılamak doğru bir şey değil. Yeşil reçeteli dediğimiz ilaçlar aslında kontrolü olan ilaçlardır Normalde bu tarz ilaçların reçetelendirilme sistemleri özel şartlarla yapılıyor, özel bir sistemi var. Sistemde doktorlar bu reçeteleri oluşturuyorlar.O reçeteyle herhangi bir kişi gidip eczaneden teslim alabilir. O kişinin kimlik bilgisi ele geçirildikten sonra, başka bir kişide yakını olarak o ilaçları temin edebilir."

"ECZACILARIN İLACI VATANDAŞA VERMEME HAKKI YOK"

"Karşıdaki hiçbir eczacının kendisine gelen reçetenin teslim alan kısmında ki kimlik kontrolünü yaptıktan sonra onu gerçekten hastanın kullanıp kullanmadığıyla alakalı anlama şansı yok. Bizimde elimize bu tarz bir reçete geldiğinde biz de şüpheyle yaklaşıyoruz. Aklımıza bu tip haberler geliyor. Ama bizim ilaç verememek ya da reçeteyi karşılamamak gibi bir durumumuz yok.Yasal olarak biz bunu yapmak zorundayız. Doktorların bu reçeteleri örgütteki insanlarla birlikte yazmayı kabul etmeleri para karşılığı çok acı bir şey bizler için bu anlamda. Burada bizim bildiğimiz yani duyduğumuz şeyler şöyle bu tarz ilaçlarla alakalı, yapılan yolsuzluklarda belki bu ilaçların kutu başında bedelleri 600 Milyon TL ama bunların o uyuşturucu ilaçlar piyasasında o kutudaki her ilacın çok büyük paralara satıldığını maalesef biliyoruz." ifadelerini kullandı.

Dr. Fikret İnal

“TÜM İLAÇLAR HEYET RAPORUYLA VERİLMELİ’’

"Yeşil reçeteye tabi olan ilaçların, tüm formlarında ampul, tablet, damla formlarında ayrıca Türkiye’de ki tüm ilaçlar barkod sistemiyle vatandaşa satışı yapılmaktadır.Usulsüz kullanımına ve suistimale açık olmaması için barkod sistemine tedarikçi firmadan başlayarak, hastane ayağı, eczane ayağının herhangi bir kaçağı olmaması için daha hassasiyetle takibe alınması, bu tür suistimallerin önüne geçileceğini düşünüyorum."

"TEK HEKİM KONTROLÜYLE DEĞİL, İLACIN RAPOR ŞEKLİNDE ÇIKMASI GEREKMEKTE"

"Özellikle nörolojide, psikiyatride, beyin cerrahisinde, fizik tedavide kullanılan,yeşil reçeteyle satışı olan nöropatik ağrılarda kullanılan ilaçlarda, fibromiyarji de kullanılan ilaçlarda muhakkak tek hekim kontrolüyle değil, ilacın rapor şeklinde çıkması gerekmektedir.Nitekim anti-epileptik ilaçlar, pregabalin içeren maddeler son zamanlarda sadece heyet raporuyla verilmektedir. Diğer ilaçların da mümkün oldukça heyet raporunda verilmesi ve multi disiplin bir yaklaşımla tüm eczaeneler de denetimi, sağlık bakanlığının denetimi yapılarak suistimalinin önünün kesileceğini düşünüyorum." ifadelerini kullandı.

SON DAKİKA HABERLERİ
Sonraki Haber