"Ayhan Bora Kaplan" suç örgütüne yönelik hazırlanan 61 sanık hakkındaki iddianame, bugün kabul edildi
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Kaçakçılık ve Örgütlü Suçları Soruşturma Bürosunca hazırlanan iddianamede, 12 kişi "müşteki", 61 kişi de "sanık" sıfatıyla yer aldı. Suç örgütünün kurucusu ve yöneticisinin "Ayhan" kod adlı sanık Bora Kaplan, diğer yöneticilerin ise sanıklar Fethi Koyuncu, Mutlu Ayaş, Yusuf İzzet Savaş, Kanber Keskin ve Serdar Sertçelik yer aldı.

Ekran Haber'den Dilek Yaman Demir'in özel haberine göre; İddianamede, Bora Kaplan ve diğer örgüt yöneticileri Koyuncu, Ayaş, Savaş, Keskin ve Sertçelik hakkında "suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurmak ve yönetmek", "kasten öldürme", "nitelikli kasten öldürme", 7 kişiye yönelik "kasten yaralama", 2 kişiye yönelik "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma", 2 kişiye yönelik "nitelikli yağma", "eziyet", "suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme", "suç üstlenme" ve 2 kez "suçluyu kayırma" suçlarından biri ağırlaştırılmış 2'şer kez müebbet ve 169 yıl 6'şar aya kadar hapis cezası istendi. Diğer 55 sanık için de çeşitli sürelerde hapis cezası talep edildi. İddianame Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.
Hazırlanan iddianameye göre soruşturma, 7 Eylül 2023'te Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na gelerek Kaplan ve suç örgütü üyelerinden şikayetçi olan müşteki Erkan D'nin beyanları üzerine başlatıldı.Erkan D. savcılık ifadesinde, 2016'da Kaplan ve suç örgütü üyelerince 2 gün boyunca zorla alıkonularak dişlerinin söküldüğünü, bu dönemde şikayetçi olduğunu ancak suç örgütünün tehdit ve baskıları nedeniyle kolluktaki ifadesinde gerçekleri söyleyemediğini anlattı.
İKİ CİNAYET SORUŞTURMAYA DAHİL EDİLDİ
Soruşturma aşamasında kod adıyla ifade veren gizli tanık, 2016'da gerçekleştirilen silahlı saldırıda hayatını kaybeden Mahfuz Tatar'ın, suç örgütü kurucusu ve yöneticisi Kaplan'ın talimatıyla suç örgütü üyelerince öldürüldüğü bilgisini verdi.Tatar'ın öldürülmesi olayıyla ilgili yapılan delil toplama ve değerlendirme faaliyetleri kapsamında bu suçla bağlantılı olarak bir cinayetin daha işlendiği anlaşıldı. Tatar'ı silahlı suç örgütü üyesi Muhammet Kaplan ile öldüren Semih Arslan'ın, suç delillerinin gizlenmesi amacıyla suç örgütünün faaliyeti çerçevesinde kasten öldürüldüğü ve örgütün deşifre olmaması için buna "intihar süsü" verildiği belirlendi.
BORA KAPLAN BÜYÜK ABİ", DİĞER ÖRGÜT YÖNETİCİLERİ İSE "KÜÇÜK ABİ"
Suç örgütünün, bazı taksi duraklarından haftalık olarak "haraç" toplama, zorla senet imzalatma, dolandırıcılık, yağma, gasp ve uyuşturucu madde imal ve ticareti yapma gibi suçlardan haksız kazanç elde ettiği belirtildi. Örgütün, ele geçirmek istedikleri işletmelerin önce "vale, otopark ve dış güvenlik" gibi işlerini alarak kendilerini kabullendirdikleri, sonrasında ise örgütün baskı gücünü kullanarak iş yerini ele geçirdikleri tespit edildi. İş yeri sahiplerinin direnmesi durumunda ise kalabalık şekilde mekana giden örgüt üyelerinin, gelen hesabı bahane ederek kavga çıkarıp işletme sahiplerini baskı altına aldığı belirlendi.