İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, mağdur çocuk M.S'nin 5 Aralık 2023 günü öğrenim gördüğü okuldaki öğretmenlerine, babasından cinsel istismar gördüğüne dair beyanda bulunduğu, öğretmenlerinin ve okul idaresinin tutmuş olduğu tutanakların polise bildirildiği ve savcılıkça soruşturma başlatıldığı belirtildi. 

ÇOCUĞUN İLK İFADESİ ORTAYA ÇIKTI

Mağdur çocuğun 7 Aralık 2023 günü Çocuk İzlem Merkezinde (ÇİM) ilk verdiği ifadesinde, annesi ve babasının ayrı olması sebebiyle babası ile aynı apartmanda fakat farklı dairelerde yaşadıklarını, sık sık bir araya geldiklerini, babasının kendisine, annesine ve kardeşine kötü davrandığını, kendilerine psikolojik şiddette bulunduğunu, 6 - 7 yaşlarından itibaren babasının kendisine dokunmalarının olduğunu iddia ettiğine yer verildi. İddianamede, mağdurun kardeşi T.B.S'nin de mağdurun ifadelerini kısmen doğruladığı da iddianamede yer aldı. Ancak mağdur çocuk, 13 Aralık 2023'te ÇİM'de ek ifade vererek bu kez babasının annesine ve kendilerine kötü davrandığı için babasına ders vermek amacıyla cinsel istismara maruz kaldığını söylediğini, istismara maruz kalmadığını, şikayetçi olmadığını söylediği de iddianamede yer aldı. Dava önümüzdeki günlerde İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek. Savcılık çocuğun ilk ifadesinin doğru olduğuna kanaat getirdi.

İLK VERDİĞİ İFADE KABUL EDİLDİ

İddianamede, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde mağdurun şeref ve namusunu ilgilendiren bir konuda şüpheliye iftira atmasını gerektirir ciddi bir neden bulunmaması, aralarında daha önceden husumet olmaması, mağdur çocuğun anne ve babası arasında her ne kadar boşanma davası varsa da mağdur çocuğun olayı okuldaki öğretmenlerine anlatmış olması, annenin sonradan olaya dahil olması, 13 yaş itibarıyla ergenlik çağındaki bir çocuğun bu beyanlarda bulunmasının ruhsal olarak kendisinde yaratacağı olumsuz etkinin önemi karşısında öğretmenlerine açılan çocuğun beyanlarının yönlendirme etkisinde olduğu ya da kurgudan ibaret olduğu ihtimalinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu kaydedildi. İddianamede, bu sebeple mağdur çocuğun ilk aşamada vermiş olduğu ayrıntılı beyanlarının samimi ve gerçeği yansıtır mahiyette olduğuna kanaat getirildiği, olay yargıya taşındıktan ve basında yer aldıktan sonra mağdur çocuğun şikayetten vazgeçmesine itibar edilmediği vurgulandı.

Editör: Ceyda Bıyıklıoğlu