Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında açıklamalarda önemli mesajlar verdi. Türkiye'de yerel seçimler yaklaşırken, işlerini şansa bırakmayacağını belirten MHP lideri Bahçeli, "Hiçbir şeyi şansa bırakmayacağız. Sömürü çarkında öğütülen, iktidara değil Türkiye'ye muhalefet eden partilere meydanın boş olmadığını öğreteceğiz. Vakti yeterse İstanbul'a uğrayan belediye başkanını evine göndereceğiz" dedi. AYM - Yargıtay polemiği ile ilgili sert bir çıkış yapan Behçeli, "Eleştiriler, öneriler, derinlikli düşünceler milletin egemenlik çıkarlarını gözeten çıkarımlar hukukun üstünlüğünü güçlendirecek. Suç duyurusuna varan süreç devlet veya rejim krizi değildir. Kriz bekleyenlere, kriz ayini yapanlar avuçlarını yalayacak, hevesleri kursaklarında kalacak. AYM hukuk düzeninin safrası ve sancısıdır" dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin açıklamalarından öne çıkanlar ise şu şekilde:
Sizleri hürmet ve muhabbetle selamlıyorum. Bugünkü toplantımızı takip eden vatandaşlarımıza selamlarımı iletiyorum. Laf değil iş üretiyoruz. İşleyen demirin pas tutmayacağını biliyoruz. Milletimize hizmeti var oluşumuzun özü olarak nitelendiriyoruz. Gönül vermedikçe gönül bulamayacağımızın farkındayız. Milliyetçi Hareket Partisi olarak ülkemize gönül verdik. Hiç kimseyi öteki görmüyoruz ötekileştirmiyoruz.
"HİÇ KİMSEYİ ÖTEKİ GÖRMÜYORUZ"
4 Ekim'den 26 Kasım'a kadar 81 ilimizi ve bütün ilçelerimizi istişare toplantılarımızla buluşturmuş olacağız. Partimizin stratejik hedefleri ve mahalli seçimlerle ilgili bakışlarımızın anlatılması, siyasetteki MHP farkını açıkça gözler önüne sermekte. Aziz dava arkadaşlarıma yürekten teşekkür ediyorum. İşleyen demirin pas tutmayacağını biliyoruz. 85 milyonun tamamına elimizi uzatıyoruz. Her insanımıza yüreğimiz açıyoruz. Hiç kimseyi öteki görmüyoruz, ötekileştirmiyoruz. İnançla da mücadelemizi yapıyoruz.
"BOŞ ZAMANLARDA İSTANBUL'A UĞRAYAN BELEDİYE BAŞKANINI EVE GÖNDERECEĞİZ"
31 Mart 2024 tarihinde yapılacak yerel seçimler sürecini dolu dolu geçireceğiz. Hiçbir şeyi şansa bırakmayacağız. Boş zamanlarda İstanbul'a uğrayan büyükşehir belediye başkanını eve göndereceğiz. Zillet ittifakının ayak oyunları sona erecek. Merkezi yönetimle, yerel yönetimler tek ses olacak.
"MERKEZDEN YERELE İSTİKRARI BOZMADAN YÜRÜYECEĞİZ"
Zamana ve mekana göre fikir, görüş ve siyaset değiştirmeyiz. Rüzgarsız havada dönen fırıldağın kimler tarafından üflendiğini biliriz. Zalime zalim, katile katil, kahramana da kahraman demeyi sürdüreceğiz. Biz Türk ve Türkiye aşığı MHP'yiz. Biz parmak ile sayılmayan, kırmak ile düşmeyen MHP'yiz. 14 ve 28 Mayıs 2023 tarihlerinde yapılan cumhurbaşkanlığı seçimleri 31 Mart ile pekiştirip Türkiye Yüzyılı'na yürüyeceğiz. Merkezden yerele istikrarı bozmadan, umuda doğru yürüme azmindeyiz.
"NETANYAHU KATLİAMLARA DEVAM EDİYOR"
7 Ekim 2023 tarihinden bugüne kadar maalesef Filistin halkının nehir gibi kanı akmaktadır. İsrail saldırıları hiçbir kural, hiçbir sınıf tanımadan devam etmektedir. Zulmün çıban başı Netanyahu katliamlara devam etmektedir. İsrail ordusu masum insanları katletmektedir. Okullar, hastaneler bombalanmaktadır. Gazze'nin en büyük hastanesi olan Şifa Hastanesi, keskin nişancılarla, dronlarla bombalanmaktadır.
"EMPERYALİZME SONUNA KADAR TEPKİ GÖSTERECEĞİZ"
Netanyahu, Arap devletlerine sessiz kalın demiş. Bu caninin sözleri Müslüman Türk devletine sökmez. Ona buna diyet borcu olanların duruşundan da asla bahsedilemez. Türkiye Cumhuriyeti'nin kimseye eyvallahı yoktur. Zulme sessiz kalmak aynı zamanda ortak olmak demektir. Emperyalizme sonuna kadar tepki göstereceğiz. İlk olarak İsrail ile Filistin arasındaki çatışmaların durması ve insani yardım koridorların açılması şarttır. İkinci olarak İsrail tazminata mahkûm edilmelidir. İki devletli çözüm iklimi oluşturulmalıdır. Avrupa Birliği komisyonu ülkemize karşı yine sakat bakışını bir kez daha göstermiştir. Raporda Türkiye'nin İsrail Filistin çatışmasına karşı duruşun AB'ye uyumlu olmadığı belirtilmiştir. Biz dünyaya haçlı emellerin mevzisinden değil, hilalin nurundan bakıyoruz.
"AYM-YARGITAY CEPHELEŞMESİ DEVLET KRİZİ DEĞİLDİR"
Anayasa Mahkemesi ile Yargıtay arasında cepheleşme ve suç duyurusuna kadar varan süreç, devlet krizi değil böyle görmek isteyenlerin sefil uydurmasıdır. Kriz bekleyenlere açık söylüyorum ki avuçlarını yalayacaklar, hevesleri kursaklarında kalacaktır. Anayasa Mahkemesi sağlıklı hukuk düzeninin safrası ve sancıdır. Anayasa Mahkemesi'nin yasa ve anayasa korucun Anayasa Mahkemesi ile Yargıtay arasında cepheleşme ve suç duyurusuna kadar varan süreç, devlet krizi değil böyle görmek isteyenlerin sefil uydurmasıdır. Kriz bekleyenlere açık söylüyorum ki avuçlarını yalayacaklar, hevesleri kursaklarında kalacaktır. Anayasa Mahkemesi sağlıklı hukuk düzeninin safrası ve sancıdır. Anayasa Mahkemesi'nin yasa ve anayasa korucunun iradesini yok saymayı vakayı adliyeden sayılamayacak bir sürüklenme halidir.
"AYM, YARGIYA PARMAK SALLAMAKTADIR"
TBMM'de oturma eylemi yapan güruhun Yargıtay'a laf etmesi küstahlıktır. Oturanlara sesleniyorum, siz oturmaya devam edin, Türk milleti size Osmanlı şamarını vura vura 31 Mart'ta kaldırmasını da bilecek. AYM, yargıya parmak sallamaktadır. AYM yetkilerini aştı, yargısal aktivizm yaptı. Nerede bir suçlu varsa, nerede ihanet eden varsa kardeşliğimizi bozan varsa AYM tarafından hak ihlali ile ödüllendirilmektedir.
“AYM YA KAPATILMALI YA DA YENİDEN YAPILANDIRILMALIDIR”
Demirtaş lehine hak ihlali kararı veren AYM'dir. PKK'lı ve FETÖ'cülere can simidi uzatan AYM'dir. Sınır içinde ve sınır ötesinde başını ezdiklerimizin sırtını sıvazlayan AYM'dir. Böyle giderse Gülen ile Karayılan'a hak ihlali ile kucak açacaktır. Bize göre Yargıtay görevini eksiksiz yapmıştır. Bunun gerisinde AYM'nin lekeli kararları vardır. Şehidin haklarını yok sayanların yakasından tutmak boynumuzun borcudur. Sabır göstermemiz söz konusu değildir. Bunun gerisinde AYM'nin lekeli kararları vardır. Şehidin haklarını yok sayanların yakasından tutmak boynumuzun borcudur. Sabır göstermemiz söz konusu değildir. Geldiğimiz bu aşamada karşımıza iki seçenek çıkmaktadır, AYM ya kapatılmalı ya da yeniden yapılandırılmadır.