Gazze'de devam eden çatışmalar, dünya gündeminin en üst sırasında yer alıyor. 7 Ekim'de Hamas'ın başlattığı operasyonlarla başlayan bu çatışmaların 11. gününde, Gazze'deki can kayıpları artmaya devam ediyor.

Bu kritik süreçte Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli de konuyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Parti toplantısında konuşan Bahçeli, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarında fosfor bombası kullandığına dair iddialara dikkat çekti ve "Sivil halk, çocuklar ve kadınlar bu saldırıların hedefi haline gelmiştir" dedi.

Avrupa'nın tepkisizliğine eleştiri

Bahçeli, yaşanan bu trajik olayları "Zalimlerin zulmü artmıştır" sözleriyle tanımlarken, Avrupa'nın bu duruma sessiz kalmasını eleştirdi. Bahçeli, Kudüs'ün İslam'ın bir parçası olduğunu ve Türklerin de bu topraklarda derin izler bıraktığını vurguladı.

"Zalimler kudurmuş, zulm seriye bağlanmış"

Bahçeli, "Kudüs ve Gazze, İslam'ın birer parçasıdır. Bu toprakların her bir köşesi İslam'ın izlerini taşır ve Allah'ın koruması altındadır" ifadelerini kullandı. Ayrıca, Gazze'de yaşanan insan hakları ihlallerine dikkat çekerek, "Çocuklar, kadınlar ve masum siviller, bu saldırıların hedefi olmuştur" dedi.

"İki yüzlü demokratlar, insan hakları savunucuları neredesiniz?"

Bahçeli, "İnsan hakları savunucuları nerede?" sorusunu yöneltti ve Avrupa'nın Filistin yanlısı gösterilere kısıtlama getirmesini eleştirdi. Bahçeli, "Gazze'nin feryatlarına duyarsız kalanlara insan diyebilir miyiz?" sorusunu da gündeme getirdi.

Anayasa Mahkemesi’ne çok sert tepki

Geçtiğimiz hafta “Yeşil Sol Parti (YSP) isimli bölücü yapının” dördüncü büyük kongresinin yapıldığını belirten Devlet Bahçeli, terör gösterisinin yapıldığı salonda İstiklal Marşı’nın okunmadığını, Türk Bayrağının asılmadığını, bebek katilinin posterinin sahneye taşındığını hatırlatarak, “Ne Kılıçdaroğlu'ndan ne de diğer kaprisli, kafaları gidip gelen ortaklarından hiç ses çıkmadı. Devlete çürümüş diyen Kılıçdaroğlu, asıl çürümüşlerin nedense üzerini örtüyor.” dedi.

Bahçeli Anayasa Mahkemesi’ne ise tepkisini şu sözlerle dile getirdi:

“Anayasa Mahkemesi ne yapmaktadır? 2021 yılından beri HDP'nin kapatılmasına dair iddianameye ne hakla, kimlere şirin görünmek için sümen altı bekletmektedir? Bölücülüğün siyaset ayağını kırmak için daha hangi belge ve delillerin olmasına ihtiyaç vardır? Yarın Mahkeme-i Kübra'da Anayasa Mahkemesinden de davacı olacağımızı cümle aleme ilan ediyorum. Anayasa Mahkemesi Başkanı ve üyeleri direkt size soruyorum: Olan biten rezaletleri ne zaman görmeyi aklınızdan geçiriyorsunuz? Anayasa Mahkemesinin Kandil'le köprü kurması, teröristleri arkalaması hukuk onuruyla, demokrasiyle kesinlikle bağdaşmayacaktır. HDP ve devamında kurulan hangi parti varsa derhal kapatılmalı, bir daha da bölücü bir organizasyona ruhsat verilmemelidir."

Editör: Mevlüt Peker