AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Hamza Dağ, bir televizyon kanalındaki 'Pazar Siyaseti' adlı programa konuk oldu.
GÖZYAŞLARINA HAKİM OLAMADI
Gündeme ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulunan Dağ, 'sosyal medya düzenlemesi'ne ilişkin soruyu yanıtlarken gözyaşlarını tutamadı.
'ÇOCUKLARIMIZ VAR'
Daha önce sosyal medyada uğradığı linci aktarırken gözyaşlarına hakim olamayan Dağ, bunun sadece kendisinin değil, tüm toplumun sorunu olduğunu belirtti. Bunun bir yaptırımının olduğunu ifade eden Dağ, "Yarın öbür gün hiç hak etmediğiniz bir şeyde hiç alakası olmayan biri çıkacak sizinle ilgili bir şey söyleyecek sizin çoluk çocuğunuz var bugün küçük olabilirler yarın büyüyecekler. Hak etmiyorsunuz bunları..." diye konuştu.
Dağ'ın sosyal medya düzenlemesi ile ilgili soruya verdiği yanıt şu şekilde:
"Buradaki esas amaç, sosyal medya düzenlemesinden ziyade dezenformasyonla mücadeledir. Bu sadece bizim yaptığımız bir iş de değildir. Almanya, Singapur, Avustralya ve Fransa gibi birçok ülkede de durum benzerdir. Hakaret suç ama bir de yalan var. 1 hafta hiç hak etmediğim bir konuda lince uğradım. Bu sadece Recep Tayyip Erdoğan’ın Hamza Dağ’ın bir sorunu değil bu toplum önünde kim varsa hepimizin sorunu. Bunun bir yaptırımı mutlaka olmalı. Bir süre sonra gerçekten hangi siyasi partide hangi alanda olursa olsun eğer bunla alakalı ortak bir paydada iyi bir netice alamazsak yine siyasi bir takım beklentiler uğruna burayı feda edersek ne sanat camiasında ne spor camiasında ne de siyaset camiasında yaptığı işi iyi yapmaya çalışan ve tek derdi kendi itibarı doğrultusunda bir şeyler yapmaya gayret edenlerin bu işlerden uzaklaştığını görürüz. İnsan ne için yaşıyor. Yarın öbür gün hiç hak etmediğiniz bir şeyde hiç alakası olmayan biri çıkacak sizinle ilgili bir şey söyleyecek sizin çoluk çocuğunuz var bugün küçük olabilirler yarın büyüyecekler. Hak etmiyorsunuz bunları... Bunun sadece siyasi yaptırımı mı olacak bunun bir hukuki yaptırımı olmayacak mı? Bu benim için ciddi bir dert. Kendim için değil ülkem için. Ben bu konuda çok samimi duruyorum. Bir sorun var ortada. Ama yok kardeşim burada biz manipüle ederiz nasılsa yalan da söylüyoruz yalanı da iyi kullanıyoruz, bırak dokunmayın buraya. Ne olacak 5 sene sonra…"
