Özellikle kış mevsiminde enfeksiyona bağlı hastalıkların artması yüzünden İstanbul’daki hastanelerin yoğun bakım ünitelerinde yatak sorunu yaşanmaya başlandı. Enfeksiyon hastalıklarına bir de kronik son evre kanser hastaları, acil durum vakaları, palyatif hastalar eklenince günde 300’e yakın hasta için yoğun bakım ünitesine girme gerekliliği ortaya çıktı. Bilhassa palyatif hastaların aylarca bakım görmesinin gerekmesi, yoğun bakım ünitelerindeki yatakların boşalmamasına neden oldu.
İstanbul’da yoğun bakımlarda aslında yılın her zamanı yer bulma sorunu yaşandığını belirten İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Ertuğrul Oruç, Covid-19, mevsimsel gripler ve influenza da tüm bunlara eklenince yoğun bakım ünitelerinin yükünün arttığını belirtti. Mevcut yatak dağılımının ve SGK geri ödemelerinden ötürü oluşan günlük 300 civarında uzun kuyruklar oluştuğuna dikkat çeken Dr. Ertuğrul Oruç, yatak bulmanın neredeyse imkansız hale geldiğini bildirdi.
Viral enfeksiyonlardaki artışa dikkat çeken ve kronik hastalar ile bağışıklık sistemi bozulmuş hasta gruplarında görülen pnömoni ve solunum yetersizliklerinin, sepsis sebebiyle yoğun bakımlara talebin yükseldiğine dikkat çeken Türk Yoğun Bakım Derneği Başkanı Prof. Dr. Tuğhan Utku ise İstanbul özelinde şu bilgiyi verdi: “Her gün bütün yoğun bakım üniteleri, yatış talebiyle aranıyor ve maalesef çaresiz insanlara hayır demek öyle kolay değil. Günde 300’ye yakın yoğun bakım yatış talebi alıyor yoğun bakım üniteleri….”
“GEBELER VE 5 YAŞ ÇOCUKLAR GRİP AŞISI OLMALI”
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan ise yoğun bakım ünitelerinde yer bulunmamasının nedeninin üst solunumdan kaynaklanmadığını, esas meşguliyeti oluşturanın grip, Covid-19 ve RSV salgını kaynaklı olduğunu söyledi.
Aralık ayı sonları ve ocak ayı başlarının RSV’nin pik yaptığı zamanlar olduğunu belirten Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, Covid-19 sebebiyle yatan hastalar olduğunu ve bu hastaların büyük bölümünün Covid-19’u ağır geçirdiğini kaydederek, Covid-19 vakalarının hâlâ yüksek olduğunu, riskli grupların ve 65 yaş üstü vatandaşların son doz aşılarını olmaları gerektiğini söyledi. Profesör Ceyhan, “RNA aşısını mutlaka olsunlar. İlk 5 yaş ve gebeler de hemen grip aşısını olmalı.” dedi.
