MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu. Bahçeli'nin gündeminde 4. gününe giren Hamas-İsrail çatışması ve tezkere açıklamaları vardı.

Türk-İslam medeniyetinin gönlünün yaslı, gözlerinin yaşlı, gövdesinin yanık olduğunu dile getiren Bahçeli, emperyalizmin engellemesiyle çözüm yolları kapatılan, kontrol edilebilir kaos sahası olarak kademelendirilen sorunlu coğrafi bölgelerin, istikrarsızlığın ve insani yıkımların kaynağı olduğunu belirtti.

Devlet Bahçeli, Cumartesi günü Hamas'ın başlattığı "Aksa Tufanı Operasyonu", sonrasında İsrail'in "Demir Kılıçlar Operasyonu"nu devreye almasıyla şiddetlenen kanlı hesaplaşmanın, bir savaşa dönüştüğünü söyleyerek, şunları kaydetti:

"Tırmanan sıcak ve silahlı çatışma ortamı kaygı verici boyutlardadır. Üzüntümüz yüzlerce sivil ve masum insanın ölmesi, binlerce insanın da yaralanmasıdır.  İsrail-Filistin arasında baş gösteren geniş çaplı krize sağduyuyla yaklaşmak, normalleşmenin süratle teminini sağlamak, bir an evvel arabulucuları devreye sokmak uluslararası toplumun acil gündemi olmalıdır."

"HÜKÜMETİN YAPICI, DENGELİ VE SORUMLU DURUŞU TAKDİRE ŞAYAN"

MHP Genel Başkanı Bahçeli, Türkiye'de meseleye yüzeysel bakanları hayretle karşıladığını dile getirerek, "Geçmişte İsrail saldırılarına ses çıkarmayanların, bugün İsrail'in holiganı kesilmeleri, müzminleşmiş akıl dağılması ve utanç duvarını aşmış bir aymazlıktır" dedi.

Bahçeli, İsrail'in yıllarca Filistinlilere zulmettiğini, insafsızca, vicdansızca, vandalca saldırdığını, dünyanın gözü önünde tarifi ve tahammülü olmayan insanlık suçları işlendiğini, uluslararası hukukun çiğnendiğini ve BM kararlarının yok sayıldığını söyledi.

Bahçeli, Filistin-İsrail arasındaki ağırlaşan sorunların çözümü için ilk olarak ateşkes rejiminin derhal tesis edilmesini istedi. Devlet Bahçeli, şu görüşleri paylaştı:

"BM acilen devreye girmelidir. Daha fazla can kaybının yaşanmaması hususunda uluslararası toplum duyarlı hareket etmek mecburiyetindedir. Filistin ile İsrail arasındaki çatışmaların bölgesel bir nitelik kazanmadan, hatta küresel alana sıçrama ihtimalini de hesaba katarak taraflar arasında barış görüşmelerinin ortamı süratle inşa edilmelidir."

"MESCİDİ AKSA İLK KIBLEMİZDİR, MÜSLÜMANLARIN ŞEREFİDİR"

MHP lideri Bahçeli, bağımsız, egemen, siyasi ve toprak bütünlüğünü tescillemiş, 1967 sınırları dahilinde başkenti Doğu Kudüs olan bir Filistin devletinin tanınması ve temelinin atılmasının, ertelenemez bir zorunluluk olduğunu vurgulayarak, şöyle konuştu:

"Mescidi Aksa ilk kıblemizdir, Müslümanların şerefidir. Tarihi ve manevi statüsü her türlü tartışmaya, her türlü mütecaviz dayatmalara kapalıdır. İki devletli çözüm hedefiyle inanç ve insan hakları teyit edilmelidir. Filistin'in huzuru demek İsrail'in huzuru demektir."

100. YIL VURGUSU

Bahçeli, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun insanüstü bir mücadelenin, destanlaşmış istiklal ve istikbal sevdasının muhteşem bir sonucu olduğunu söyledi.

Yürürlükteki Anayasa'nın ikinci ve üçüncü maddelerini hatırlatan Bahçeli, bölücü faaliyetlerin devlete, millete, vatana ve ecdad yadigarı emanetlere hıyanet olduğunu belirtti.

"Irak ve Suriye'yi parselleyen, İran'ı çevreleyen, terör örgütlerini besleyip palazlandıran, eğitip donatan küresel emperyalizmin nihai hedef ülkesi Türkiye'dir" diyen Bahçeli, terörizmin hiçbir türevinin, makul ve meşru olmadığının altını çizdi.

Hem dost ve müttefiklik taslayıp hem de terör örgütlerini Türkiye'ye karşı provoke eden ülkelerin, tarihi bir çelişkiden ziyade potansiyel bir husumetin içinde olduklarını kaydeden Bahçeli, "Menfur niyet sahiplerinin eşkalini biliyoruz. Oynanan bayağı oyunların farkındayız. Fakat teslim olmayacağız, taviz vermeyeceğiz, boyun eğmeyeceğiz." diye konuştu.

"CANİ TERÖR ÖRGÜTÜNÜN BELİ KIRILMIŞTIR"

Bölücü terör örgütü PKK'nın 1 Ekim Ankara saldırısının ardından, Türkiye'nin, sınır ötesine düzenlediği operasyonların arkasında olduklarını vurgulayan Bahçeli, Suriye'nin kuzeyine düzenlenen "Cani terör örgütünün beli kırılmıştır." dedi.

Bahçeli, son terörist kanlı silahıyla teslim olasıya veya etkisiz hale getirilesiye kadar durmayacaklarını, sahte dost ülkelerin hiçbirisini de dinlemeyeceklerini belirtti.

"ABD'NİN, SURİYE'NİN KUZEYİNDE NE İŞİ VARDIR"

Bahçeli, sınır ötesine yapılan hava operasyonu sırasında, Türkiye'nin bir insansız hava aracının, ABD'nin askeri varlığı tarafından tehdit olarak algılanıp düşürüldüğünü hatırlatarak, şöyle devam etti:

"Gayri hukuki bu hasmane müdahaleyi yanlış buluyor ve kınıyorum. ABD Savunma Bakanlığının açıklamasına göre, SİHA'mız meşru müdafaa amacıyla düşürülmüş. Neyin meşruluğundan, neyin müdafaasından bahsedildiği muammadır. ABD'nin, Suriye'nin kuzeyinde ne işi vardır? Petrol kuyularının etrafında teröristleri nöbete dikerek, varmak istediği yer neresidir? ABD'nin yaptığı meşru müdafaadır da, peki Türkiye'nin yaptığı nedir? Aldatıcı sözlere, akıl çelici mesajlara, ayak oyunlarına lüzum yoktur. ABD, PKK/YPG siperinden insansız hava aracımıza resmen ateş açmıştır. Durum bu kadar berraktır. Ne yazık ki ABD, PKK/YPG ile aynı deliktedir, aynı hizadadır, aynı hedeftedir, aynı kümededir ve NATO ittifak ortağı bir ülkeye teröristler lehine güç gösterisi yapmaya teşebbüs etmiştir."

Bahçeli, ABD'nin 2 Ekim 1992'de aynı şeyi Ege Denizi'nde de yaptığını, Deniz Kuvvetlerine ait bir muhrip gemiye füze fırlattığını, 5 vatan evladının şehit olmasına, 22 vatan evladının ise yaralanmasına neden olduğunu anımsattı.

"Milli hafızaya mıh gibi çakılan ve 4 Temmuz 2003 tarihinde Irak'ın Süleymaniye kentinde yaşanan çuval hadisesini de asla unutmuş ve unutacak değiliz" ifadesini kullanan Bahçeli, insansız hava aracına saldıran ABD'nin, bir süre sonra "Türkiye'nin terörle mücadelesinde yanındayız" mesajı vermesinin, taktik bir hamle ve kurnaz bir açıklama olduğunu dile getirdi.

Bahçeli, "Bırakınız yanımızda olmalarını, ayağımızın altında dolaşmasınlar, başka bir şey istemeyiz, başka bir şey de dilemeyiz. Geçtiğimiz cuma akşamı, ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığının, sosyal medyadan, Türkiye'nin Suriye'deki operasyonuna 'karşıyız' açıklaması, hemen sonrasında bu açıklamanın silinmesi de örtülü bir tehdit olarak yorumlanmalıdır. Karşımıza kim çıkarsa çıksın, felek her türlü esbab-ı cefasını toplayıp da gelse haklı mücadelemizden dönmeyeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

"IRAK VE SURİYE TEZKERESİNE 'EVET' OYU KULLANACAĞIZ"

Gündemde bulunan, Irak ve Suriye'ye Türk Silahlı Kuvvetleri'nin gönderilmesini esas alan Cumhurbaşkanlığı Tezkeresi'ne, MHP olarak sonuna kadar destek olacaklarını belirten Bahçeli, tezkereye 'evet' oyu kullanacaklarını açıkladı.

Gelinen bu aşamada Cumhuriyet Halk Partisi'nin tarihi bir imtihanla karşı karşıya olduğunu kaydeden Bahçeli, şöyle konuştu:

"Kılıçdaroğlu terörden rahatsızsa, partisi teröre mesafeli ise hodri meydan diyorum, çıksınlar nerede durduklarını açıklasınlar. Şehit ile cani, kahraman ile hain, maktul ile katil, melanet ile millet arasında seçim yapmakta tereddüt geçirenler, tercih zorluğu çekenler, bununla yetinmeyip tezkereye itiraz etmeye hazırlananlar Türkiye'nin muarızı, Türkiye'nin karşı cephesidir. Bu şer ve bölücü cephe mutlaka mağlup ve mahcup edilecektir. Kılıçdaroğlu'nun görüşülecek tezkereye, geçtiğimiz yıl da olduğu gibi 'hayır' demesi halinde, milletvekili arkadaşlarıyla beraber bayrağa, vatana, millete ve şehitlere alenen ihanet edeceklerini, akıllarından çıkarmamaları tavsiyemdir."

"ŞUUR KAYBI YAŞIYOR, SİYASİ KOMAYA GİRDİ"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "kendi partisindeki çıkar kavgalarından şuur kaybına ve siyasi komaya girdiğini" vurgulayan Bahçeli, Kılıçdaroğlu'nun "TBMM'yi karalama niyetinin gayrimillilik" olduğunu söyledi.

Kılıçdaroğlu'nun, TBMM'de geçen hafta düzenlediği grup toplantısında, "Şu Meclis'e ben Gazi Meclis demiyorum. Bu Meclis, saraydan alınan talimatla AK Parti ve MHP milletvekillerinin el kaldırıp indirdiği 19 Mayıs hareketlerinin yapıldığı bir meclistir" sözlerini sarf ettiğini anımsatan Bahçeli, "Ne tuhaf bir akıl tutulmasıdır, 23 Nisan Genel Başkanı, TBMM'de 19 Mayıs hareketlerinin yapıldığını iddia edecek kadar şaşkın, çarpık ve gerçeklerden kopuktur. 19 Eylül 2023 tarihli basın toplantımızda bu zatı uyarmış ve demiştim ki: 'Bu Meclis Gazi Meclis değildir' diyen CHP Genel Başkanına önce Milli Mücadele yıllarını hatırlatır, sonra da izan ve insafa davet etmek isterim. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin manevi itibarına kara çalan ve 103 yıllık mehabetine hakaret eden Kılıçdaroğlu'nun, parti içi çekişmeler, yavan ve yapay değişim çalkantıları nedeniyle iyice şuur kaybına uğradığı, otokontrolünü kaybettiği, ağzından çıkanları kulaklarının duymadığı anlaşılmaktadır. Türkiye Büyük Millet Meclisi, Gazi bir Meclis'tir. Aksini iddia eden Kılıçdaroğlu gafil ve art niyetlidir." ifadesini kullandı.

Kılıçdaroğlu'nun, söylediklerini duymadığını vurgulayan Bahçeli, Kılıçdaroğlu'na, "Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin Gaziliğini sen kabul etsen ne yazar, etmesen ne çıkar. Gazi Meclis senin gibilerine rağmen kurulmuştur. Gazi Meclis senin gibilere rağmen ordular kurup ordular yönetmiştir. Gazi Meclis senin gibilerine rağmen 'ya istiklal ya ölüm' parolasıyla düşmana bu aziz vatanı dar etmiş, sonra da mezara çevirmiştir." diyerek tepki gösterdi.

''KALDI Kİ KARIN AĞRISI ESASEN ATATÜRK'TÜR VE MİRAS BIRAKTIĞI KUTLU ESERLERİDİR"

Kılıçdaroğlu'nun, "şu Meclis" ifadesinin de "edep ve terbiye yoksunu saygısız bir telaffuz" olduğunu dile getiren Bahçeli, Gazi Meclis'in, Türk milletine mensubiyetten onur duyanların, milli iradeye riayet ve hürmet edenlerin şerefi olduğunu kaydetti. Devlet Bahçeli, şu görüşleri paylaştı:

"Bu şereften herkes ancak şerefi kadar nasiplenecektir. Kılıçdaroğlu sen bu nasipten mahrum olduğunu çok iyi bilmelisin. 'Türkiye Büyük Millet Meclisi Gazi değildir' diyen Kılıçdaroğlu'nun, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Gazilik unvanını tartışmaya açması da zannederim yakındır. Kaldı ki karın ağrısı esasen Atatürk'tür ve miras bıraktığı kutlu eserleridir. Kılıçdaroğlu'nun milli vicdana uygun hareket etmesini beklemek, kırık testiye su koymakla aynıdır. Ve kendisini Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin manevi şahsiyetine hakaretinden dolayı kınıyor, aklını başına devşirmesini temenni ediyorum."

Kemal Kılıçdaroğlu'nun, son grup toplantısındaki "Biz aklımızı kullanan, yeteneklerimizi kullanan, ülkemizi düşünen, insanlarımızı düşünen bir siyasi gelenekten geliyoruz. Söyleyeyim mi? Biz Milliyetçi Hareket Partisi değiliz" ifadesini hatırlatan Bahçeli, Kılıçdaroğlu'nun bu konuda haklı olduğunu, ancak 'biz' derken kimi ve neyi kastettiğinin meçhul olduğunu belirtti.

MHP Genel Başkanı Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Çünkü kimliği çalınmış, aklı başından alınmış, köküne sırt dönmüş mankurt bir zihniyeti tanımlamak ve tarif etmek buradan baktığımızda pek mümkün değildir. Kılıçdaroğlu'nun kim olduğunu biz değil tarih ve millet söyleyecektir. Terör örgütleriyle canciğer kuzu sarması olan, küresel çetelere yakasını kaptıran, emperyalizme piyonluk yapan Kılıçdaroğlu'nun, bizim gibi olması zaten olacak şey değildir. O tarafını belli etmiş, tercihini yapmış, zillete düşmüştür. Kılıçdaroğlu'nun ne olduğu, kime hizmet ettiği kendi partisine oy veren vatandaşlarımız açısından bile tartışma konusudur. Milliyetçi Hareket Partisine mensup olmak her yüreğin harcı olamaz, hele hele Kılıçdaroğlu'nun hiç olmaz, olamayacaktır. Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı, vatan türbedarı, millet haznedarıdır. Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı, Çanakkale'deki direniş, Milli Mücadele'deki inanmışlık, Sakarya'daki kahramanlık, Dumlupınar'daki civanmertlik, Ankara'daki Gaziliktir."

Editör: Şeyda Karaca