Neden kar yağmıyor?
Kış mevsiminin ortasında olmamıza rağmen kar yağmadı. Sıcaklıkların mevsim normallerinin üstünde seyretmesi endişe verici bir hal aldı. Karın yağmaması enfeksiyon hastalıklarında da artışa yol açtı. Sıcak ve yağışsız hava viral virüslerin de üreyip çoğalmasına sebep oldu.

Soğuk ve karlı havalar temizlik anlamına
geliyor. Bu sene ocak ayının ortasında adeta bahar havası yaşanıyor
olması birçok hastalığı da tetikliyor. Küresel ısınmanın gündemde
olduğu bu günlerde bir de mevsim normalleri üstünde seyreden
sıcaklıkların yaşanması parlak bir tablo çizmiyor. Peki, kar neden
yağmıyor, eksikliği nelere sebep oluyor?
Afyon Kocatepe Üniversitesi Coğrafya Bölümü İklim Bilimci Öğretim
Üyesi Dr. Okan Bozyurt, kar yağışının toprak, insan ve canlılar
için önemini vurgulayarak; “Kar yağışı toprağa faydası,
barajlardaki doluluk oranına etkisi ve pek çok canlı türüne katkısı
ile en önemli, hayati rol oynayan yağış türüdür” diyen Dr. Bozyurt,
beklenen kar yağışının hala gerçekleşmemiş olmasının sebebinin
kutupsal cephelerin gelişini engelleyen bir blokaj olduğunu
söylüyor.
“Şimdiye kadar kar yağmadı çünkü bize kuzeyden
kolayca gelmesi gereken kutupsal cepheleri Grönland blokajı
dediğimiz bir blokaj önemli ölçüde engelliyor. Dolayısıyla da
güneyde salınımlar bizde çok etkili oldu. Bu da hava sıcaklıklarını
mevsim normallerinin bir hayli üzerinde çıkardı ve tabii kar
yağışını kesti diyebilirim.”
Türkiye’nin en kurak kış mevsimini yaşadığını
söyleyen Dr. Bozyurt, kuzeyden gelecek soğuk hava cephelerini
engelleyen blokajın kırılmaya başladığını söylüyor.
“Blokaj kırılıyor gibi şu anda; bu sistem
değişmeye başladı. Ama Türkiye kış mevsimi tarihinin en uzun kurak
dönemini yaşadı. Bu kuraklık ekim ayı gibi başladı. Ekim ve kasım
ayları son yılların en kurak dönemi oldu. Kasım aylarında hava
sıcaklığı mevsim normallerinin bir hayli üzerinde seyretti. Aralık
deseniz, son yılların en ılık aralık ayı yaşandı. Ve ocak ayının
ortalarında olmamıza rağmen hala hava sıcaklıkları pek çok bölgede
mevsim normallerinin bir hayli üzerinde. Ama dediğim gibi bu blokaj
kırılmaya başladı artık. Kuzeyden soğuk hava cepheleri gelmeye
başlayacak gibi duruyor.”
Beklenen kar ocak sonunda yağabilir
Kuzey cephelerini engelleyen blokajın kırılmasıyla soğuk havaların yurda giriş yapabileceğini söyleyen Dr. Bozyurt şunları söyledi: “Bir öngörüde bulunacak olursam eğer ocak ayının 25’inden sonra -özellikle ocak ayının son günü ve şubat ayının ilk haftasını kapsayacak şekilde- ciddi anlamda soğuk ve yağışlı hava kitlelerini bekliyorum. Özellikle yurdun kuzey iç ve doğu bölgelerinde kar yağışları etkili olabilir. Diğer bölgelerde de yağmur yağışı etkili olacak. Yani şubat, mart ve nisan aylarında yağış değerlerinin pek çok yerde mevsim normallerinin üzerinde seyredeceğini söyleyebilirim.”
Kar yağışı neden önemli, havayı nasıl temizliyor?
Kar yağışının birçok anlamda önemini vurgulayan Dr. Bozyurt, karın havayı nasıl temizlediğini de şöyle anlatıyor: “Kar yağışının içinde maddeler var. Bunlardan biri de amonyak. Havadaki amonyak toprağa iniyor ve toprakta birtakım bakteri ve mikroorganizmalarla tepkimeye giriyor. Toprak için çok yararlı bir madde haline geliyor. Özellikle bitkiler için son derece önemli oluyor. Tabii bunun dışında kar havadan aşağıya doğru inerken havadaki, virüsler başta olmak üzere, pek çok viral mikroorganizmaları, zararlı partikülleri de aşağıya indiriyor ve böylece hava temizlenmiş oluyor.”
İlk kar yağışının çok önemli olduğunu söyleyen
Dr. Bozyurt, bu sayede havanın ciddi anlamda temizlendiğini ve
aslında kar yağan zamanlarda enfeksiyonların azaldığına dikkat
çekiyor. “İlk yağan kar özellikle çok
önemli. Uzun süre yağan karlarda hava zaten epey temizlenmiş
oluyor. Çok kar yağan mevsimlere baktığımız zaman o dönemlerde
gribal enfeksiyonların bir hayli azaldığını da görüyoruz. Bu sene
dikkat ederseniz gribal enfeksiyonlar adeta bir patlama yaptı.
Çünkü havada fazla bir yağış olmadığı, özellikle kar yağışı
olmadığı için havada virüsler çok rahat bir şekilde yayılabildi.
Bir de hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerinde olması da
zaten virüslerin üreyebileceği, çoğalabileceği bir optimum ortam
hazırladı. Dolayısıyla bu sene salgında çok önemli rol
oynadı.”