Hükümetin zeka dolu politikaları sayesinde ciro rekorları kıran sinema zincirlerinden birisinin bomboş gişelerinden bilet alırken kulak misafiri oldum;

"Daha maaşlarımız yatmadı..."

SİNEMA İFLASLARI geliyor.

AK Parti sağ olsun.

Allah AK Parti'den razı olsun.

Birazdan 200 kişilik salonda tek başıma film izleyeceğim.

Ekonomide son durum bu.

Bilet de pahalı sayılmaz artık. 40 TL.

Ama vatandaşta 40 TL var mı?

Bu arada sinemalar SEVİŞMEK için harika olmuş.

Bomboş.

Değerlendirin.

Son söz: Yaz aylarında düğün yapmak yasaklansın!

Not 1: Polislik ve jandarmalık çok zor meslek.

Maaş çok çok az

Haklar çok az

Tehlike çok çok fazla

Güvenlik bu kadar önemli ise güvenliği sağlayanların o kadar yüksek maaş almaları gerekiyor. Ama almıyorlar. Yurtdışındaki polisler ve itfaiyeciler de Türkiye’de 7 Yıldızlı otele tatile geliyorlar…!

Polis ve itfaiyecilerin yanı sıra, hemşirelerin ve öğretmenlerin ve birçok diğer meslek grubunun da alım güçleri çok DÜŞÜK.

Ben zaman zaman hepsini yazıyorum.

Bu fakirliğin nedeni de basit: Bu insanların SİYASETÇİLER tarafından vatan millet sakarya, Din, Dil, Mezhep ile uyutulup kandırılması…

Not 2: Stranger Things'te S.S.C.B. ile iyi dalga geçmişler.

Sovyet askerleri, FISTIK EZMESİ hayaliyle yaşıyorlar.

Komünizmin sonu budur işte. gittikçe fakirleşirsin.

Türkiye de bunu yaşıyor.

Gün gün alım gücü düşüyor.

Not 3: Bir önceki dönem KURUMSAL HIRSIZLIK vardı. Dolayısıyla, cemaatlerine çalıyorlardı. Aralarında dağılıyordu kaynaklar. Tek başına sivrilen HIRSIZ göremiyordunuz.

Şimdi ise tam tersi, BİREYSEL HIRSIZLIK dönemindeyiz. Şahıslar sivriliyor.

Sanmayın ki eskiden hırsızlık yoktu...

Not 4:TR de ücretli (meal bordrolu) çalışan sayısı 14.6 milyon. Emekli sayısı 13.8 milyon. Kaynak: TUİK. Yetişkin nüfusun

3'te 1'i çalışıyor.

3'te 1'i çalışmıyor.

3'te 1'i emekli.

Sonra ekonomi niye kötü, enflasyon niye yüksek? Neden acaba?

Not 5: Hak ve hakikat yolunda tüm ömrü mücadelelerle geçen Akit Medya Grubu Başkanı Mustafa Karahasanoğlu beyefendinin vefatını büyük bir üzüntüyle öğrenmiş bulunmaktayım.

Merhuma Allah'tan rahmet, ailesine ve sevenlerine sabır ve başsağlığı diliyorum. 
Mekanı cennet, makamı âli olsun.

Not 6: Liyakatsiz insanları önemli makamlara atamak, en büyük israftır. En büyük günahlardan biridir de.

Not 7: Mansur Yavaş'ın Erdoğan'ın önüne geçmesi, Çakma profesörü (Salihoğlu) çileden çıkardı: Adam konuşmayarak yüzde 70’e çıkacak!

Demek ki vatandaş konuşan liderlerden bıkmış.

"Konuşmasın, iş yapsın" diye düşünüyor.

Not 8: Sigara içtiği için kafeden çıkarılan bir gencin babası, 8 ekip otosu ile kafeyi basıyor. Bir partinin il başkanı, karakolda askeri törenle karşılanıyor. kamu üniversiteleri, aile işletmesi gibi yönetiliyor. devletin kurumları, devleti kutsayanların elinde oyuncağa dönmüş durumda.

Not 9: Kavakçı ailesine borcumuz bittiğinde, ülkeye bir klima alalım taksitle. beynimiz pişiyor bu sıcaklarda

Not 10: Başörtüsüne gereğinden fazla menfi veya müspet anlamlar yükleyenler hata yapıyor. Türkiye'de ortalama bir başörtülü ile başı açık arasında önemli bir zihniyet, felsefe veya bakış farkı yok. Çizgiler çok ince ve geçişkenlik çok fazla. Kalın çizgiler bizim kafalarımızda sadece.

Not 11: Para sevgisi, bütün kötülüklerin anasıdır. (İncil, Timoteos, 6:10)

Para yokluğu, bütün kötülüklerin anasıdır. (Mark Twain)

Para, para, parrra…

Varlığı bir dert, yokluğu yara… 

(Rüçhan Çamay)

Not 12: Ütopyalılar ölümden sonraki hayata inandıklarından, hastalara ağlar,  ölülere ağlamazlar. Derler ki, yalnız umutsuz ve suçlu ruhlar öbür dünyanın kapısında titremeye başlar. (Thomas More)

Not 13: Enflasyon, aylak ve hovarda borçluların, çalışkan ve tutumlu alacaklıların sırtından zenginleşmesine yol açar. (David Ricardo, 1772-1823)

Not 14: Hiçbir ticari başarısı olmayan, genç bir insan, nasıl altına FERRARI çeker?
 Hadi gel helalleş..

Not 15: Batılı ülkelerde bordrolu çalışan/emekli oranı 2.5 civarında. Bizde ise sadece 1. Dolayısıyla SGK iflas etmiş halde. 
 Türkiye'nin 1 nolu sorunu bu olmasına rağmen ne hikmetse gündeme bile gelmiyor.

Not 16: Allah'ın varlığına dair pek çok delil var. Ve yokluğuna dair de… Öyleyse onun varlığından nasıl bu kadar emin olabiliyorsun diye sordu bir dostum. Olabilir dedim; inanmak isteyenin inancını, inanmak istemeyenin de inançsızlığını perçinleyecek pek çok şey var kuşkusuz...

Fakat ben her iki halle de ilgilenmiyorum. Ben Allah'a inanmayı seviyorum. Evet tam olarak bilmiyorum onu ama ona inanmayı seviyorum. Dolayıyla onu seviyorum ve bilmek mi daha kıymetli sevmek mi diye sorarsan bin kere sevmek derim…

Not 17: "Delilik şüphesiz aptallıktan iyidir. Delilik var olmuş bir zekanın yok oluşudur; aptallık var olmamış bir zekanın var olmamaya devam edişidir. Deliliğin hiç olmazsa mazisi şanlı. Aptallığın şerefli bir tarihi bile yok."

Peyami Safa

Not 18: Ara sokaklarda bile ağır vasıtalar son hız ilerliyorlar.

Doğru düzgün hız denetimi yok.

Türkiye'de YOL DEVRİYESİ şart.

Böyle bir polis birimi kurulması gerekiyor.

Not 19: "Ben hiçbir zaman bu toplumdan olmadım. Acı çekerken şarkı söyleyenlerdenim, ahlaki duygum yok, yasaları anlamam!.. Lanetlenmişlerin içinde yaşarım, çünkü hep tanırız birbirimizi ve tiksiniriz birbirimizden.”

Cehennemde Bir Mevsim, Arthur Rimbaud

Not 20: Filozoflara göre insan bir kez doğru ve ölçülü ( sophron) olmayı öğrendi mi yeniden adaletsiz ve ahlaksız olamaz. 

Cinselliğin Tarihi, Michel Foucault