Çok güzel kadınların zekaya hiç ihtiyacı yoktur, gömleğinin üst düğmelerinden birini açması yeterlidir ihtiyacı olan şeyi elde etmesi için, iş dünyasında böyledir, hayatın diğer alanlarında da. Güçlü, boylu poslu aslanların ve erkeklerinden de zekaya ihtiyacı yoktur. Güzellik de bir iktidar biçimidir. Yaşamda kalma kaygısı çekmesine gerek yoktur, çok güzel kadınların ve çok yakışıklı erkeklerin.. Aynı zamandan zengin çocukların da zekaya ve derin kavrama yeteneğine ihtiyacı yoktur. İstediğini ekonomik güçle, parayla elde edenler zekaya niye ihtiyaç duysun? Trump ne yapsın zekayı. Tilkiliğe, çakallığa ihtiyacı vardır siyasetçilerin ve zenginlerin.

Zekaya ihtiyacı olanlar parası, ekonomik gücü olmayan tipsiz erkekler ve kısa boylu çirkin vasat kadınlardır. O nedenle fakirseniz ve Allah size zeka vermişse yatın kalkın şükredin. Hayatta kalmak için zekaya ihtiyacınız vardır eğer çok güzel ya da yakışıklı değilseniz. Bu söylediklerim genellemelerdir. İnsan genelleme yaparak düşünür. Ancak aptallar genellemeleri istisnalarla çürütmeye çalışır. Hiçbir istisna genellemelerden geri adım atmamızı gerektirmez. 

EV:

Eski bir dostum nerede güzel bir ev görse iç geçirir ve, “Ömrümüz başkalarının evlerini sevmek ve onlara imrenmekle geçiyor” derdi.

Birden fazla evi olanlar aynı anda evlerinin her birinde oturup sabahlayamadığına göre evin fazlası evi olmayana ait olsa gerektir.

Dünyada kılını kıpırdatmadan hiçbir şey yapmadan yaşayıp gitmekle çalışıp çabalayarak, vaktini, emeğini ve alın terini sarf edip hiçbir şeye -en azından bir eve- sahip olamamak arasında bir fark olması gerekmez mi?

Karnını doyurması, çoluk çocuğunun ihtiyaçlarını görmesi gereken parayı oturduğu eve kira diye ödeyen kişinin bu dünyada eksik yaptığı, başaramadığı şey nedir?

Aslında can alıcı soru budur!

Borç Yapılandırması:

Cumhuriyet tarihinin en büyük borç yapılandırması geliyormuş. Kapsam çok geniş. Zamanında ödeyen, yükümlülüğünü yerine getiren her zaman olduğu gibi keriz durumuna düşecek. Devlet adil olmamak için elinden geleni yapıyor.

Bu ülkede her şey ol ama namuslu, dürüst ve ahlaklı vatandaş olma. Kurallara, kanunlara uymak enayilikten başka bir şey değil.

Son söz: Çakal her zaman çakaldır. Hiçbir kimse sonradan sapmaz, sonradan doğru yoldan çıkmaz, sonradan manyamaz..

Not 1: Bir erkeğin dikkat oranıyla kadınınki aynı olmaz. Kadın tarih boyunca ancak zekasını kullanarak hayatta kalmıştır genel olarak. Çünkü tüm kadınlar güzel değildir. Zatürre geçirmiş çocuğun zekası takım kaptanından az değildir.

Not 2: Ulusal Kırmızı Et Konseyi YK Başkanı Hacıince: "Kırmızı etin bir kilosuyla bir kilo börek alınıyor, et pahalı değil."

Kesinlikle haklı.
Süt danaları da kesildiği için et şu anda ucuz.
Kesecek dana kalmayınca hem süt hem de et fiyatlarındaki artışı göreceğiz.

Not 3: Bu yıl kişi başına gelirin 12 bin dolara çıkması için...

✓Ya yıllık ortalama kur 18.04'te kalacak.
✓Ya yıllık ortalama enflasyon %32 değil %50 olacak.
✓Ya büyüme %5'i çok aşıp %20'ye gidecek.

Bence 12 bin dolar kişi başı gelir ile hedeflenen döviz kurunu sabit tutmak.
Yanlış bir ekonomi modelinde ısrar varsa ekonomiyi iflas ettirmeden bırakılmaz. Sonuçta bu ekonomi modeli diye sunulan teorisiz şeyin yanlış olduğu onlarca kez görüldü.

Not 4: Bebek-çocuk bakıcılığı için yabancı uyruklu bakıcılar (Özbek, Kırgız uyruklu) aylık 16.000 TL+izin parası istiyorlarmış. Bugün yakın bir arkadaşım söyledi.
Bir tanıdığı bu fiyata anlaşmış.
Ağzım açık kaldı...

Yabancı uyruklu bakıcının hiçbir ekonomik fizibilitesi kalmamış durumda.
Boşuna döviz kaybı, tam anlamıyla akıl tutulması.
Bu iş için devlet eğitim - sertifika - denetim sistemi kurabilir, yapabilecek yüzbinlerce ihtiyacı olan kadın var.

Not 5: “Göğsünde sürgününü geri çağıran bir damar vardır
Senden ümit kesmem kalbinde merhamet adlı bir çınar vardır”
(Sezai Karakoç-Sürgün Ülkeden Başkentler Başkentine)

Not 6: Siyaset'te evrak konuşur. 
Kaç üyen var,sandıklara hakimmisin, kaç oy aldın 
Akp 10.5 mil.üye.
Chp 1.5 mil üye 
Iyi 500 bin üye
Diğer 300 bin üye 
E devlet'ten üye değişikliği 1 dk.
YSK üye güncel listesi bunlar.
Üyelik ayidet duygusudur,sandıkta tecelli eder.Siyaset zor zanaat.!

Not 7: Mezopotamya/Ortadoğu “kedinin fare farenin kedi gibi ses çıkardığı “kaypak üç kuruşluk menfaat için anasını bile satan kabile kültürünün kökleştiği bir sinsi coğrafyadır.

Not 8: Kalbe yapılan stent işlemiyle hayatı kurtulan kişinin verdiği ücretin,yüzüne yaptıracağı geçici ve genç görünüm sağlayacak bir işlemden ucuz olması ve hastanın stent ücretine itiraz edip,diğer işlemi hesapsızca kabullenişi artık dış görünümün herşey olduğunun sembolüdür aslında!

Not 9: 2.Dünya Savaşı sonrası BİLİMde tekelleşme ve manipülasyon yaygınlaştı.Özellikle tıbbi bilimlerde istismar yaygın.Yumurta ve Yağı Kalp düşmanı şekeri/NBŞyi dost ilan ettiler.Hastalıkların 9/10u Genetik dediler ama değil-Epigenetik.Şeker zehir yumurta ve zeytinyağı/tereyağı dost.

Not 10: “Seni cennet vaadiyle kandırıp fakirliğe mahkum edenlerin hayatlarına bir bak, bu dünyada cenneti yaşadıklarını göreceksin.”

Charles Darwin

Not 11: “Memlekete hizmet etmek isteyenlerin kalbi açık olmalıdır. Millet ile, milleti yönetenler çok açık görüşmelidirler. Olan şeyler ve yapılacak şeyler olduğu gibi ifade olunmalıdır. Yoksa, safsatalar ile milleti aldatmak, onu birbirine düşürmek demektir.”

ATATÜRK

Not 12: Sürekli insanlara boş umutlar, palavra satıyorlar; oysa ülkede ilaç yok ilaç. Her şeyi çürüttüler. 4 ay sonra el atacağımız konulardan biri de ilaç. Devleti harap şekilde bize teslim edecekler ama toparlayacağız merak etmeyin.
Kemal Bey 

Not 13: Vedalaşmayı bilmiyoruz. Ne hisseyle vedalaşabiliyoruz, ne ortakla, ne de eşle ve sevgiliyle. Vedalaşmak zordur, veda edebilenler güçlüdür. 

Güçlü olun.

Sizi  mutsuz edenlere, sizi huzursuz edenlere veda edin. 

Vedalaştıkça güçleneceğiz, güçleneceksiniz.

Not 14: Bilgisi, başarısı ve yeteneği olmadan elinde güç bulunduran kişilere yalakalık yaparak ve başka insanları ezerek bir "akademisyen" yapılan kişilerin hayatları boyunca alacağı maaşlar sizin verginizden ödenecek.

Not 15: Yolsuzluk, haksızlık, tahakküm hatta zulüm, insan fıtratının özelliklerinden bir kısmıdır. Onun için nerede insan varsa bu acılar da vardır. İnsan fıtratının diğer özellikleri insaf, merhamet, adalet, diğergâmlık gibi asil duygulardır.
Tarih ve günümüz dünyası ispat ediyor ki, “güç bozar, mutlak güç mutlaka bozar!”
Bunu asgariye çekmenin yolu; güçlü kurallar ve kurumlardır, şeffaflık, denetim ve denge, kurallı rekabet, iktidarların makul sürede ve seçimle değişmesidir. Medeniyetin ulaştığı en yüksek kamu normları bunlardır.
Uğrunda dehşetli kavgalar etmediğimiz ideoloji var mı?! Ama neye yaradı?! Durum ortada! Demokratik hukuk devleti olmadan refah da güçlü ülke olmak da hayal!

Not 16: Son yıllarda boş zamanımın büyük kısmında belgesel seyrediyorum.
Hitlerin meşhur Nürnberg Mitingi var... Sokaklar tıklım tıklım; herkes “Heal Hitler” diye bağırıyor. Müthiş bir halk sevgisi.

Ama bu sevgi Alman toplumuna ölüm olarak dönüyor. Ve sonunda Müttefikler Nürnberg sokaklarına girdiklerinde soruluyor: “Sen Nazi misin? Hayır” ... Meğer kimse Nazi değilmiş...

Not 17: Bugün Üretim-Yatırım-İhracat ve İstihdam adı ile yola çıkılan modelin nerede ise tüm ayakları çökmüş olmasına rağmen daha bunu bile sorgulayacak durumda olmayan bir kesimle nasıl yol alınabilir ki? Böyle bir toplum doğruya ve ideale gidemedikten sonra varacağı nokta neresi olabilir?
Bilimi kaybeden, söylevle realiteyi yer değiştiren bir hareketin ülkeye vereceği ne olabilir?
Acı bir gelecekten başka...