Önce Yasakları Bilelim…

Bazı ülkeler hakkında önceden edindiğimiz bilgiler bize çok inandırıcı gelmediğinden kendi gözlerimizle en azından bu durumu teyit etmek isteriz. İşte Singapur’a Malezya’dan geçmeden önce yasaklar bütünü olan bu şehir efsanelerine ilişkin merakım daha da artmıştı. Nelerdi bu yasaklar acaba? Sakız çiğnemek, yere tükürmek, çiçek koparmak, tuvaletin sifonunu çekmemek, saat 22’den sonra sesli konuşmak vb. İyi de zaten bunları yapmak/yapmamak için Singapur’a gitmeye gerek mi var? Zaten normal, toplumsal kurallara saygılı, duyarlı insanların bu ve hatta daha da fazlasına uyması gerekmiyor mu bu sayılanlara? Evet, öyle ama maalesef çoğu ülkede ve kendi kentlerimizde de çoğu kez bu normlara uyulmadığını görüyoruz. Singapur bu yasakları koymakla kalmıyor, henüz pasaport kontrolü yapılmadan önce ülkeye girişte elektronik olarak bu kurallara uyacağınıza dair bir taahhütnameye de imza atmanızı istiyor. Baştan yasaklar bunlar, uymasanız vah halinize dedirtiyorlar. Yoksa giriş yapmanız da yasak. Çıkışınız da sorunlu. Girdikten sonra da bunlara uymamanın cezası oldukça fazla. Ve Singapur’u gezmeye başladığımızda şehrin temizliği dikkatimizi çekiyor. Ancak yine de bunda da bazı abartılar sanki yok değil. Kentin daha çok Çin Mahallelerine gittiğimizde kent temizliğinin bir hayli azaldığını da gördüm. 

kamuran kaya singapur (5)

ASYA KAPLANLARINDAN…

“Singapur” ismi Sanskritçe “aslan” anlamına gelen “Simha” ya da “Singha”dan geliyor. Aslan figürü Singapur için çok önemli, bu bayraklarında da bulunan bir sembol. Ve önemli gezi alanlarından birisi olan Merlion’da aslan kafasından ve balık gövdesinden oluşan efsanevi karakteri simgeleyen bir fıskiyeli heykel var. Singapur’un tarihi çok öncelere dayansa da, modern diyebileceğimiz Singapur İngiliz sömürge yöneticisi olan Stamford Raffle (1781-1826) tarafından 1819 yılında Britanya İmparatorluğuna bağlı bir ticaret merkezi olarak kuruluyor. Bir nevi ülke kurucusu olan Raffle’ye ilişkin özellikle sahil boyunca çokça heykel görebilirsiniz. Kendisine adanan “Raflles City” yürüyüş alanı, Stamford Road ile North Bridge Road’ın birleştiği yerde bulunuyor. Burada çok sayıda ofis binaları bulunmakta. Raffles’ın en bilinen heykeli ise önündeki bilgi panosundan da anlaşılacağı üzere Raffles’ın adaya ilk ayak bastığı yeri göstermekte. Heykel gerçekten de boyutu ve gerçekçiliği ile arkasına aldığı gökdelenlerin de yüksekliğinin tesirinden etkileyici bir görünüme sahip. 1867 yılında ise doğrudan Britanya’nın bir parçası haline gelir Singapur. 2. Dünya Savaşında Japonya’nın istilasına uğrar. 1959 yılında kendisini yönetme hakkını elde eder. 1963 yılında ise Malay Federasyonu, Kuzey Borneo ve Saravak ile birlikte Malezya’nın kuruluşuna katılır. Ancak daha sonra bazı anlaşmazlıklar nedeni ile iki yıl sonra Malezya’dan ayrılır ve bağımsız bir ülke haline gelir. Özellikle hızlı bir kalkınma politikası ile burası artık “Asya’nın Kaplanı” olarak tanımlanan ülkeler kategorisine girer. 

kamuran kaya singapur (4)

Ekvatora 150 km’den daha az mesafede bulunan, Malay Yarımadasının güney ucunda yer alan Singapur’a tabi ki her mevsimde gidilmesi uygun değil. Çünkü hemen hemen tüm zamanlarda görülebilecek yağışlar bazı aylarda bıktırıcı yoğunlukta olabiliyor. Bu nedenle mayıs ve haziran ayları Singapur için en ideal dönemler. Benim gittiğim ocak ayında yağış miktarı oldukça fazlaydı. Singapur tek bir büyük ada ve 63 adet küçük adacıktan oluşuyor. 

ÖNCE MERLİON…

Singapur’a Malezya’dan kısa süreli bir uçuşla ulaşıyorum. Ve ilkin nereyi gezmem gerekir diye soruyorsanız cevabım sizlere biraz şaşırtıcı gelebilir ancak “havaalanı” olacak. Singapur Changi Havaalanı Güneydoğu Asya’nın aktarma noktalarından birisi olmasının yanı sıra oldukça konforlu bir yer. Gerçekten de havaalanında kelebek ve orkide bahçeleri, Japon balığı havuzu ve hatta bir de yapay şelale bizleri bekliyor olacak. Farklı terminallerde bulunan bu yerleri görmek için yorgunluğumuzu bir tarafa bırakıp o şaşanın zevkine kendimize bırakıyoruz. Singapur’da çok sayıda otel var. Bizim Merlion’a yakın konumda bulunan otelimiz benim gördüğüm yerler arasında en teknolojik olanıydı. Odadaki tüm işlemler akıllı uygulamalarla yapılmakta. Otelden çıktığımızda ilk istikametimiz Merlion Parkı oluyor. Daha öncede belirtiğim gibi anıtın başı aslan, gövdesi ise denizatı şeklinde tasarlanmış. Merlion Heykeli 8,5 metre uzunluğunda. Ağzından su akıtarak ve karşısına da Marina Bay Sands Otelini alarak gerçekten etkileyici bir görüntü sunuyor. İki kez ziyaret ettiğim heykeli akşamleyin görmeye gittiğimde inanılmaz bir yağmur yağdı ve sanırım bu etkiyi daha da arttırdı. Mimar Moshe Safdie imzalı Marina Bay Sands Oteli aynı zamanda dünyanın en pahalı otellerinden. Otel, 55 katlı ve üç gökdelen ile onları çatıdan birleştiren gemi görünümlü terası ile gerçekten Singapur’un zenginliğinin simgelerinden. 360 derece panoramik terası ve gökdelenlerin üzerinde yüzüyor hissi veren havuzu ile zenginliğin hangi noktalara gelebileceğinin bir işareti sanki. Bana bu abartılı zevk hali Dubai şaşasını hatırlattı. Merlion Parkında sadece heykel yok. Aynı zamanda çok sayıda asma köprü, kafe, restoran da bulunmakta. 

kamuran kaya singapur (3)

Singapur’a gelenler mutlaka en az iki gününü buraya ayırmalı. Benim de kısa bir sürem kaldığı için oldukça tasarruflu kullanmaya özen gösterdim zamanımı. Ve gezinin en eğlenceli kısmı olan “Sentosa Adası”na doğru yola çıktım. Adada gerçekten yok yok. Sualtı dünyasından, canlı gösterilerin de yapıldığı Universal Studios’a, hayvanat bahçelerinden Kelebek ve Böcek Krallığı gezisine kadar özellikle çocukların çokça ilgisini çekecek ziyaret alanları mevcut burada. Ancak buranın en eğlenceli hali kuşkusuz teleferik benzeri kablolu kızaklarla yapılan gökyüzü yolculuğu oldu. Singapur’a gidenler mutlaka burayı ziyaret etmeli. Malezya, Endonezya ve Singapur gerçekten yeşil bitki örtüsü, ormanları ile doğa sevenler için tatmin edici yerler. Singapur’da doğanın tam içinde olacağınız adres Gardens by the Bay. 101 hektarlık ıslah edilmiş toprak üzerine kurulmuş olan bahçe, merkeze oldukça yakın bir konumda. Üç bahçeden oluşan parkta bulunan “flower dome” dünyanın en büyük cam serası aynı zamanda. 

kamuran kaya singapur (2)

FARKLI KÜLTÜRLERDEN CADDELER...

Singapur’da da tıpkı Malezya’da olduğu gibi Çin ve Hint Mahalleleri bulunmakta. Chinatown denilen Çin Mahallesi buraya göç eden Çinlilerce oluşturulmuş. Burası Kreta Ayer, Telok Ayer, Tanjong Pagar ve Bukit Pasoh olmak üzere dört bölgeye ayrılıyor. Çin Mahallesine girdiğinizi onlara mahsus kızıl toplarla oluşturulan strafor süslerden anlıyorsunuz. Ara sokaklarında Çin malzemeleri, restoranları dini eşyalar satan dükkânları ile insanlara Çin’e gelmiş hissi yaratıyor. Buradaki en önemli yapı kuşkusuz “Buddha Tooth Relic Tapınağı.” Tang tarzındaki bu Çin Budist Tapınağı ismini Buda’nın sol dişi olduğuna inanılan ve Hindistan Kushinagar’daki cenaze töreninden kurtarılan kutsal bir kalıntıdan almış. Tapınak; Budist heykelleri, figürleri, duvar süslemeleri, dış tasarımı ve bahçesi ile mutlaka gezilmesi gereken yerlerden.

Singapur nüfusunun yaklaşık yüzde onu Hintlilerden oluşmakta. Onların da tıpkı Çinliler gibi mahalleleri mevcut. Serangoon Road’da bulunan “Little India” sizi isminden de anlaşılacağı üzere küçük bir Hindistan turuna çıkartıyor. Hindistan’a gitmeseniz bile az çok burada o kültürü yaşamış olacaksınız. Tipik Hint yemeklerine katılan körü kokusu sizi bir anda Hindistan kültürü içine katacak. Little India’da benim en ilgimi çeken kısım çok sayıda Hint eşyası örneğin klasik elbiseleri olan sariler, Hint Tanrıları heykelleri satan dükkanlar oldu. Buraların o kızılımsı rengi, Hint müziklerinin egzotik tınıları gerçekten benim gibi öncesinde Hindistan’ı da gezmiş birisi için yine geçmişe dönüşü sağladı. Burada bulanan “Antik Sri Mariamman Tapınağı” mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir yer. Giriş kulesi Hint tanrıları ile boylu boyunca kuşanmış tapınağa girişte ayakkabılarımızı bırakarak giriyoruz. Ancak tapınağın girişi içine göre daha ihtişamlı.  Buranın yanı sıra Müslüman Hintlilere ait 1910 yılında tamamlanan Abdul Gaffor Camisi de özellikle yeşil rengi ile dikkati çekiyor. 

Singapur’un bir de İslam yüzü var. Çok kimlikli ülkede Müslüman toplum 1800’lerde Johore Sultanına ve Arap, Cava, Bugis ve Boyonese topluluğuna ev sahipliği yapan bir mahalle olan Kampong Glam’da yaşamakta. Kampong, Malay dilinde birleşik; gelam ise bir ağaç türüne karşılık geliyor. Burada egzotik çarşı size biraz Arap sooq havası verecek. Benim dikkatimi burada yer alan Türk restoranları da çekti. Kampong Glam’ın gezilecek en önemli noktası zaten sanki ana merkezi konumunda bulunan Masjid Sultan (Sultan Camii) oldu. 1824 yılında Singapur’un ilk Sultanı Hussein Şah tarafından yapılan camii, özelikle masalsı görünümlü altın kubbesi ile uzaktan bile “ben buradayım” dedirtiyor. Ayrıca yine bu bölgede yer alan Malay Heritage Centre (Malay Miras Merkezi) Malay toplulukları hakkında bilgi almak için önemli bir müze.

kamuran kaya singapur (1)

DOĞA ALANLARI VE MÜZELER...

Singapur’da tıpkı Dubai’deki gibi şatafatı daha fazla göreyim diyorsanız adresiniz Clarke Quay olmalı. Nehir kıyısındaki konumu ile çok sayıda bar ve gece kulübünü burada bulabilirsiniz. Downtown bölgesinde yer alan Singapure Flyer ise dünyada Las Vegas’tan sonra en yüksek dönme dolaba sahip yer. Gerçekten bakarken bile başınız dönerken doğrusu ben binmeye cesaret edemedim. Jurang Kuş Parkı ise Güneydoğu Asya’nın en geniş kuş koleksiyonuna ev sahipliği yapmakta.

Gelelim müzelere. Benim burada müze tercihim Singapur Ulusal Müzesi ile Asian Civilisation Museum (Asya Medeniyetleri Müzesi) oldu. 19. Yüzyılda yapılan binada ziyaretçilerini ağırlayan Singapur Ulusal Müzesi İngiliz sömürü döneminden günümüze sesli ve görsel sanatsal ürünleri ile oldukça bilgilendirici. Asya Medeniyetleri Müzesi ise nehir kenarında bulunan konumu ve yine tarihi binası ile bu kez daha geniş mercekten Asya’ya ilişkin tüm kültürleri tanımımıza yardımcı oluyor. Zaman zaman rölaks odalarında mistik Asya müzikleri eşliğinde meditasyona girenleri de görebileceğiniz müzedeki görevliler oldukça yardımseverdiler.

Gelelim fiyatlara. Singapur’da gerek oteller gerekse de yeme içme ondan önce gittiğim Malezya’ya göre mukayese edilmeyecek kadar pahalıydı. Zaten zenginliğini bonkörce sunan ülkenin ucuz olmasını beklemiyordum. Ama yine de beklediğimden pahalı geldi. Paraları Singapur Doları ve banknotları oldukça büyük ve krallarının resimleri ön yüzde bulunuyor.

Özellikle eğitimli insanları, zenginliği her yerde hissettiren havalı binaları ve gökdelenleri ile Singapur ilk başta kültür arayışında bulunan insanlar için dudak bükücü olsa da, yine de çok kültürlü yapısı, görkemli tapınak ve dini binaları, güler yüzlü insanları, habitatı ile yolunuzu düşürmeniz gereken önemli ve farklı bir ülke. Şayet Malezya ve Endonezya’ya gelmişseniz buradan alacağınız ucuz uçak bileti ile keyifli birkaç gün geçirebilirsiniz. Singapur’un Merlion’u çok uzaklardan sizleri bekliyor olacak…